Göz Hastalıkları

GÖZ HASTALIKLARI

  Tüm hastalıklarda olduğu üzere göz hastalıklarında da bebeklikten yaşlılığa, tüm yaş gruplarında erken teşhis ve tedavi oldukça önemlidir. Kliniğimizde takibi ve tedavisi yapılabilen hastalıklardan bir kısmı aşağıda sıralanmıştır. Aşağıda açıklaması yapılan hastalıklar göz hastalıklarının küçük bir kısmı olmakla birlikte hasta ve hasta yakınlarını genel bilgilendirme amaçlıdır, herhangi bir sağlık çalışanına öneri ya da bilgilendirme amaçlı yazılmamıştır. Hastalığınızla ilgili kesin bilgiyi muayene olduğunuz hekimden alabilirsiniz.

KATARAKT

Katarakt, göz kendi yapısındaki şeffaf lensin, çoğunlukla yaşa bağlı olmak üzere, çeşitli hastalıklar birlikteliğinde ya da doğuştan, kesafetinin artmasıdır. Kataraktlı göz hafif bulanıklıktan tamamen görme kaybına kadar farklı düzeylerde görme azalması yapar. Katarakt hastalığının tedavisi cerrahidir. Gözün kendi kataraktlaşmış lensi alınıp yerine yapay göz içi merceği yerleştirilmektedir. Göze yerleştirilen mercekler, düzeltme durumuna göre günümüzde temel olarak 4 çeşittir :

  1. Monofokal (uzak mercek)

  2. Monofokal torik (astigmatlı uzak mercek)

  3. Trifokal (yakın ve uzak mercek)

  4. Trifokal torik (astigmatlı, yakın ve uzak mercek)

     

    KATARAKT GELİŞMİŞ LENS

Kliniğimizde hastanın gözünün durumuna ve isteğine göre tüm mercek tipleri uygulanabilmektedir.

GLOKOM

Halk arasında karasu hastalığı ya da göz tansiyonu olarak da bilinen glokom hastalığı, görme sinirini düzeltilemeyecek şekilde harap eden ve sonunda geri dönüşümsüz körlüğe yol açabilen ciddi bir göz hastalığıdır. Glokom hastalarının büyük çoğunluğunda hastalığa dair hiçbir şikayet olmaz. Glokom hastalığının teşhisi, muayene sırasında göz tansiyonun yüksekliği ve görme sinirindeki muhtemel harabiyet (OCT- göz tomografisi, görme alanı vb.) değerlendirilerek konulur. Glokom teşhisi kesinleştikten sonra, tedavi başlanır. Üç çeşit tedavisi mevcuttur:

  1. Göz tansiyonu düşürücü damlalar.

  2. Laser uygulamaları

  3. Glokom ameliyatları

Glokom hastalığının tedavisi ömür boyu sürer ve düzenli kontroller gerektirir. Kliniğimizde glokom hastalığının teşhis, tedavi ve takibi yapılmaktadır.

RETİNA HASTALIKLARI

Gözün retina tabakası görüntülerden gelen ışığı toplayan ve görme sinirine ileten, görme işlevinin oluşmasında çok önemli rolü olan, sinir hücrelerinden oluşan bir tabakadır. Retina bir çok sistemik hastalıktan etkilendiği gibi kendine özgü hastalıkları da bulunmaktadır. Retina tabakası oldukça hassas yapısından dolayı, hastalıklarının erken teşhis, tedavi ve düzenli kontrolleri çok önemlidir. Ayrıca, özellikle şekere bağlı retina hastalığı (diyabetik retrinopati) ve sarı nokta hastalığı (yaşa bağlı makula dejeneresansı) gibi hastalıklar sık takip ve tedavi gerektirebilmektedir. Aşağıda bazı retina hastalıkları ve tedavisinde kullanılan yöntemler sıralanmıştır.

  1. Diyabetik Retinopati (ŞEKER HASTALIĞINA BAĞLI RETİNA HASTALIĞI): Gözde oluşabilecek kanama ve ödem nedeniyle aşağıdaki tedavi yöntemleri uygulanabilmektedir.

    1. Laser

    2. İntravitreal Enjeksiyon (göz içine iğne uygulaması)

    3. Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi)

 

NORMAL RETİNA

 

ŞEKER HASTALIĞININ ETKİLEDİĞİ RETİNA

ŞEKER HASTALIĞINA BAĞLI GÖRME MERKEZİNDE ÖDEM

ŞEKER HASTALIĞINA BAĞLI GÖZ İÇİNE KANAMA

 

  1. Yaşa Bağlı Makula Dejeneresansı (SARI NOKTA HASTALIĞI) : Hastalığın kuru ve yaş olmak üzere iki tipi bulunmaktadır. Kuru tipte görme merkezinin harabiyetine bağlı olarak tabakalarda incelme ve bunun sonucunda görme kaybı meydana gelmektedir. Hastalığın bu tipinde meydana gelen harabiyeti düzeltmek şu an için mümkün değildir, fakat hastalığın ilerlemesini önlemek amacıyla, bu hastalık için özel üretilen ilaçları doktor kontrolünde kullanmak ve düzenli kontrol gereklidir. Yaş tipte ise görme merkezinde oluşan hastalıklı yara ve damar dokusu nedeniyle ödem (sıvı toplaması) ve kanama meydana gelebilmektedir. Yaş tipte, ödem (sıvı toplaması) ve kanamayı önleyebilmek için tedavi olarak göz içine iğne uygulaması yapılması gerekmektedir. göz içine iğne uygulaması tedavi başlangıcında aylık yapılır, daha sonra hastanın gözünün durumuna göre tedavi aralığı açılabilir ya da hastalık tamamen sakinleşene kadar aylık olarak da devam edebilir.  Tedavinin düzenli yapılması çok önemlidir, çünkü tedavideki herhangi gecikme ya da erteleme hastalığın hızlı bir şekilde ilerlemesine ve tedavi edilemeyen körlüğe yol açabilmektedir.

    KURU TİP SARI NOKTA HASTALIĞI

     

     

    YAŞ TİP SARI NOKTA HASTALIĞI

     

  2. Diğer çeşitli retina hastalıkları ve tedavi yöntemleri

     

    1. Retinadaki atardamar ya da toplardamar tıkanıklıkları

      TEDAVİ

      1. Laser tedavisi

      2. İntravitreal Enjeksiyon (göz içine iğne uygulaması)

      3. Yüksek basınçlı oksijen tedavisi

      4. Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi)

         

    2. Retinada yırtık ve sonucunda retina dekolmanı (RETİNA TABAKALARININ BİRBİRİNDEN AYRILMASI)

       

      RETİNADA YIRTIK

       

      RETİNA DEKOLMANI

       

      TEDAVİ

      1. Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi)

         

    3. Makuler hole (GÖRME MERKEZİNDE DELİK)

       

      GÖRME MERKEZİNDE DELİK

      TEDAVİ

      1. Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi)

         

    4. Epiretinal membran (GÖRME MERKEZİ ÜZERİNDE ZAR GELİŞMESİ)

      GÖRME MERKEZİNDE ZAR GELİŞİMİ (OKLA GÖSTERİLEN)

      TEDAVİ

      1. Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi)

         

Kliniğimizde yukarıda bahsedilen ve bahsedilmeyen birçok retina hastalıklığının teşhis ve tedavisi yapılmaktadır.

 

GÖZ KAPAĞI VE GÖZYAŞI YOLLARI HASTALIKLARI

Kaliteli bir görme düzeyi için gözyaşı üretilmesi ve drenajının da yeterli olması gerekmektedir. Bu da sağlıklı göz kapakları, göz çevresi anatomisi ve gözyaşı yolları ile mümkün olmaktadır. Göz yaşı üretim eksikliği ya da buharlaşma nedeniyle kuru göz sendromu olabileceği gibi, üretilen gözyaşının uygun yollarla göz yüzeyini terk edememesi nedeniyle de rahatsızlıklar meydana gelmektedir. Ayrıca göz çevresi, estetik açıdan da dikkatleri üzerine toplayan bir bölgedir. Aşağıda bu gruptaki bazı hastalıklar ve tedavi yöntemleri verilmiştir:

  1. Gözyaşı kanalı tıkanıklığı

    1. Doğuştan:

      1 yaşına kadar gözyaşı kesesine masaj

      1 yaşından sonra probing (SONDALAMA)

      Probing ile düzelme olmaz ise DSR (GÖZYAŞI KESESİ AMELİYATI)

    2. Yetişkinlerde :

      DSR (GÖZYAŞI KESESİ AMELİYATI): burun içinden ya da dışından

       

  2. Ektropiyum (GÖZ KAPAĞININ DIŞA DOĞRU DÖNMESİ)

    1. Ektropiyum ameliyatı

       

  3. Entropiyum (GÖZ KAPAĞININ İÇE DÖNMESİ)

    1. Entropiyum ameliyatı

       

  4. Ptozis (ÜST GÖZ KAPAĞI DÜŞÜKLÜĞÜ)

    1. Ptozis ameliyatı

       

  5. ÜST VE ALT GÖZ KAPAK CİLDİNDE SARKMA VE BALONLAŞMA

    1. Blefaroplasti ameliyatı

ÇOCUK GÖZ SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI

Çocuklarda göz muayenesi doğumdan itibaren belli aralıklarla yapılmalıdır. Yetişkinlerde görülen katarakt, glokom (göz tansiyonu) gibi hastalıklar doğuştan da görülebildiği gibi, daha çok çocukluk çağında görülen ve tedavi edilmesi gereken hastalıklar da mevcuttur.

  1. Ambliyopi (GÖZ TEMBELLİĞİ) : Kırma kusurları (gözlük numarası), şaşılık ve bazı farklı nedenlere bağlı gelişebilmektedir. Teşhisin mümkün olduğunca erken konulması gereklidir çünkü tedavi ancak 10  yaşına (kesin bir değer olmamakla birlikte bu yaştan sonraki tedaviler genelde başarılı ve kalıcı olmamaktadır) kadar yapılabilmektedir. Bu yüzden, daha önce göz muayenesi olsun ya da olmasın, çocukların 3-5 yaş arasında mutlaka göz muayenesi olması gerekmektedir. Göz tembelliğinin tedavisi uygun gözlük numaraları ve şaşılık tedavisiyle birlikte göze kapama yapılmasıdır.

     

  2. Şaşılık (GÖZDE KAYMA): Çocukların gözünde kayma doğuştan itibaren ya da ilerleyen zamanlarda da ortaya çıkabilir. Temel olarak yüksek göz numarasından ötürü olan kaymalar, gözlük numarasıyla ilgisiz ya da her iki nedene bağlı olabilir. Tedavisi gözlük vererek görme bozukluğunu düzeltmek ya da ameliyattır. Tedavi için kesin bir kural yoktur, çocuğun muayenesine bağlı olarak ortaya çıkmaktadır ve hastadan hastaya değişiklik göstermektedir.

     

  3. Kırma Kusurları (GÖZLÜK İHTİYACI) : Gözlük takma ihtiyacı doğuştan itibaren her yaşta ortaya çıkabilir. Yukarıda da bahsedildiği gibi 10 yaşın altındaki çocuklar tembelliğe neden olmaması için en geç 3-5 yaş arasında muayene olup ihtiyaçları olan gözlüğü kullanmaları gerekir. İleriki yaşlarda ortaya çıkacak gözlük ihtiyaçları da yine okul başarısızlığı, derslere uyumsuzluk ve baş ağrısı gibi şikayetlerde akla gelmeli ve doktorun gerekli gördüğü gözlük kullanılmalıdır.

     

  4. Prematüre Retinopatisi (erken doğan bebeklerdeki retinadaki bozukluk) : Zamanından önce doğan bebeklerin retina tabakalarında damar gelişimi tamamlanamamaktadır. Doğumdan sonra damarlarda anormal gelişimler göz içinde retina problemlerine ve sonucunda körlüğe kadar gidebilen ciddi görme kayıplarına yol açmaktadır. Bu hastalığa engel olabilmek amacıyla doğum sonrası hekimin belirleyeceği sıklıklarda premature retinopatisi açısından muayene yapılmalı ve gerekli görüldüğünde acil tedavi yapılmalıdır. Temel tedavisi laser olmakla birlikte, gerekli durumlarda İntravitreal Enjeksiyon (göz içine iğne uygulaması) ve Vitreoretinal Cerrahi (retina cerrahisi) de uygulanabilmektedir.